TMMOB YÜKSEK ONUR KURULU‘NUN ŞPO KARARI ÜZERİNE 14-15 Kasım 2015 tarihlerinde İzmir`de gerçekleşen TMMOB 4. Kadın Kurultayı‘nda örgütümüz üyeleri kadınlar "demokratik haklarını" kullanarak, kadın kurultayında cis-gender bir erkeğin açılış konuşması yapmasının abes olduğunu ifade etmiş ve protesto etmişti. Devamında yaşananlar, örgüt tarihimizde bir leke olarak yerini almıştır. TMMOB 43. Dönem Yürütme Kurulu tarafından 17.11.2015 tarihli açıklaması ile demokratik hakkını kullanan kadınların "provokatör" ilan edilmesi, bazı kadınların ismi verilerek hedef gösterilmesi, eleştirinin dinlenmeyip kadınların sözünün değersizleştirilmesi söz konusu olmuştur. Buna yönelik birçok şubemiz yazı yazmış, TMMOB yönetiminin yapıcı davranması çağrısında bulunmuştur. Ne yazık ki eleştiriler değerlendirilmek yerine Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Ankara Şubesi 8. Dönem yönetim kurulu üyeleri hakkında, dönemin TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın şikayeti ile disiplin soruşturması başlatılmış; bu soruşturmacıların raporları ve Oda Onur Kurullarının kararı, yapılan açıklamanın "ifade ve eleştiri özgürlüğü" olduğuna kanaat getirmiş ancak TMMOB Yüksek Onur Kurulu 3 defa ŞPO Onur Kurulu kararlarını reddetmiş ve geçtiğimiz hafta da "yazılı uyarı" vererek soruşturmayı sonuçlandırmıştır. TMMOB demokratik bir örgüttür ve tarihimiz de demokrasi için verilen mücadelenin tarihidir. Eleştiri ve özeleştiri, demokrasinin vazgeçilmezidir; can suyudur. Eleştiri mekanizmasını, "saldırı" olarak algılamak ve bu demokratik hakka "cezalandırma" ile yaklaşılması örgüt geleneğimize aykırı bir tutumdur. Ne yazık ki yıllar önce gerçekleşmiş bu protestonun hala tartışılması ve "kişiselleştirilmesi" son derece erkek egemen bir anlayışın ürünüdür, "protestonun bir hak olduğunun ifade edilmesini" suç saymak anti demokratik bir yaklaşımdır. Yükselen kadın hareketinin taleplerine, örgütümüz içerisinde örgütü güçlendirecek eleştirilere açık olmamız demokrasi gereğidir. Sadece Türkiye değil tüm dünyada kadın hareketinin aldığı yol, mücadele biçimi, isyanı tarihe damgasını vurmaktadır. Dolayısıyla bu kadar ilerlemiş bir hareket ve teori varken 1954`ten bugüne eşitlik ve özgürlük mücadelesi kültürü ile devrimci-demokrat çizgide meslek örgütlenmesini sürdüren örgütümüzde devam eden tartışma ciddi anlamda üzücüdür. 4. Kadın Kurultayı sonrasında Şubemiz de kadınların protestosunu sahiplendiğini ve eleştirilere kulak verilmesini ifade eden bir basın açıklaması yapmıştır. Eleştirilerimiz örgütü yıpratıcı değil, bilakis devrimci demokrat geleneği sahiplenmemiz nedeniyledir. TMMOB KMO İstanbul Şubesi olarak Şehir Plancıları Odası‘na verilen "yazılı uyarının" kabul edilemez olduğunu ve ŞPO‘lu arkadaşlarımızın yanında olduğumuzu belirtmek isteriz. Hakikati söylemenin "saldırı" olarak algılanmayacağı bir kültüre yeniden kavuşmamız dileklerimizle... Saygılarımızla, TMMOB Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu |
Tweet
