IV. TEHLİKELİ KİMYASALLARIN YÖNETİMİ VE PROSES GÜVENLİĞİ SEMPOZYUMU VE SERGİSİ SONUÇ BİLDİRGESİ TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Ankara Şubesi tarafından dördüncüsü yapılan "Tehlikeli Kimyasalların Yönetimi ve Proses Güvenliği Sempozyumu ve Sergisi 24-25 Nisan 2019 tarihlerinde MTA Genel Müdürlüğü`nün katkılarıyla Sadrettin Alpan Konferans Salonunda (Ankara) gerçekleştirilmiştir. Düzenlenen 7 oturumda 29 sözlü bildiri ve 6 poster bildiri sunulmuştur. T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Tekfen Mühendislik, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu, TÜPRAŞ, Roketsan A.Ş., TUSAŞ, KARDEMİR, Eti Maden İşletmeleri ve diğer bir çok kurum ve kuruluşun değerli temsilcileri, üniversite öğretim üyeleri ve seçkin katılımcıların sözlü sunumları ile bilimsel değeri yüksek bir sempozyum gerçekleşmiştir. Sempozyumda bakanlık temsilcileri çalışmalarını aktarmışlardır. Panel bölümünde ise katılımcılar, uygulamada karşılaştıkları sorunlarla ilgili, muhataplarıyla doğrudan iletişim kurarak çözümler oluşturmaya çalışmışlardır. Daha güvenli, sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşama bilincine ek olarak, milli ve ekonomik değerlerin de korunması amacıyla düzenlemiş olduğumuz sempozyum kamu, özel sektör, üniversite ve diğer paydaşların bir araya gelmesini sağlamıştır. Avrupa Birliği müktesebatı çerçevesinde taraf olunan BEKRA, ADR ve benzeri yönetmelikler imzalanırken Türkiye şartları göz önüne alınarak ve ilgili paydaşlardan görüş alınarak mevzuatın çıkartılmasının, yürürlük tarihi ertelemelerinin önüne geçeceği düşünülmektedir. Kimyasalların tehlikelerinin yönetimi kapsamında, hammaddeden nihai ürüne / bertarafa kadar olan süreçte olası tehlikelerin tespit edilmesi, yok edilmesi veya azaltılması ve acil durumlarda idari / teknik önlemlerin oluşturulması ihtiyacının yanı sıra uygulamalardaki eksikliklere de dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Ayrıca, prosesin tasarımından işletmeye alınmasına, güvenli yönetimine ve hizmetten çekilmesine kadar olan süreçler irdelenerek, tesis revizyon çalışmalarında yapılabilecek doğru bilinen yanlışlara da vurgu yapılmıştır. Sempozyumda sergi sahipleri, firma temsilcileri ve katılımcılar arasında Şirketler Arası (ing. Business to Business-B2B) ve Şirketten Kullanıcıya (ing. Business to Customer-B2C) iletişim ortamı sağlanmıştır. Güvenlik kültürünün yaygınlaşması amacıyla, KMO tarafından hazırlanan "Proses Güvenliği Yönetim Sistemi (PGYS): Elementli Yapı Önerisi" bildiri kitabında sunulmuştur. Bu rehber, bir dizi tartışmadan sonra PGYS için KMO standardı veya rehberi olarak yayınlanacaktır. Ayrıca, değişim yönetimi, kaza araştırma, kök neden analizi ve benzeri rehberler hazırlanması planlanmaktadır. Rehberler, kamu ve özel sektörün kullanımına açılarak, ülkemiz sanayisine katkıda bulunulması hedeflenmiştir. IV. Tehlikeli Kimyasalların Yönetimi ve Proses Güvenliği Sempozyumu süresince yapılan tespitler, sorunlar ve çözüm önerileri aşağıda sıralanmıştır: - ADR ve BEKRA direktiflerinin getirdiği yasal zorunluluklar ve bunlardaki değişiklikler Sempozyumda değerlendirilmiştir. BEKRA kapsamında Türkiye de yaklaşık 1000 firmanın üst ve alt seviye kuruluş olarak kayıtlı olduğu ancak sadece kimya sektöründe 10.000`i aşkın sayıda farklı ölçekli işletmenin daha kapsam içinde olabileceği düşünülmektedir. Bununla birlikte, mevzuatın tam olarak yürürlüğe girmesiyle üst ve alt seviye kuruluş sayısının artması beklenmektedir. Uygulamaya yönelik sorunların giderilmesinde talep ve önerilerin, Kimya Mühendisleri Odası veya resmi kanallar aracılığıyla ilgili bakanlığa başvurulmasının, mevzuatların daha etkin uygulanmasında önemli rol alacağı vurgulanmıştır. Bu kapsamda, KMO, rehber dokümanların hazırlanması, eğitimler, danışmanlık hizmetleri ve teknik destek sağlamak suretiyle kamu, özel sektör ve üniversiteleri desteklemeyi amaçlamaktadır. Böylece, gerek ilgili bakanlıkların işini kolaylaştırmak gerekse saha uygulamasının etkinliğini arttırarak çözümlere ulaşmak ve edinilen tecrübelerin paylaşılması hedeflenmektedir.
- KMO Proses Güvenliği Komisyonu, çalışmalarına çok-disiplinli (Kimya, Makine, Elektrik, Elektronik, Çevre, Metalürji, Maden vb. Mühendisleri, Uzmanlar) olarak devam etmektedir. Komisyon çalışmaları ile ilgili tüm taraflar değerli görüşlerini prosesguv@kmo.org.tr e-posta adresi aracılığıyla ulaştırılabilirler.
- Endüstri 4.0`ün sağladığı teknolojik kazanımlarla, gerek çevresel etkenler (domino etkisi, doğal afetler, sabotaj vb.) gerekse operasyonel sebeplerle ortaya çıkabilecek endüstriyel kazaların önlenmesi için, kamunun da desteğiyle, yeni teknolojilerin kullanılmasının faydalı olacağı değerlendirilmektedir.
- Kimya mühendisleriyle kimyagerlerin var olan 6269 sayılı kanun ve uygulama yönetmeliğinde geçen mesul müdürlük sisteminin uygulanmasında sorunlar yaşandığı belirtilmiştir. Anılan kanun etkin olarak uygulanması gerek kimya sanayindeki proses güvenliği gerekse kimyasalların yönetilmesi ile ilgili mevzuatlarda büyük önem taşımaktadır. Kanunun etkinliğinin arttırılabilmesi için, diğer ülkelerdeki gibi yetkilendirilmiş kuruluşlar ve tesis güvenliği sigortacılık uygulamalarının fayda sağlayacağı düşünülmektedir.
- Ülkemizde gerçekleşen kazaların, diğer ülkelerdeki örneklerde de (CSB, Safex, E-Mars, EPA Lessons Learned vb.) olduğu gibi, kaza araştırmaları, kök neden analizi ve öğrenilmiş derslerin, tarafların mahremiyeti de korunarak paylaşılması ihtiyacı gözlenmiştir. Bunun yanı sıra, ramak kala olaylarının da bu sisteme ilave edilmesi, bir sonraki adım olarak düşünülebilir. Bu sayede hem bilimsel çalışmalara destek ve dayanak oluşturulacağı, hem de tecrübe paylaşımı yoluyla kazaların önlenmesinde yardımcı olacağı değerlendirilmektedir.
- Yangından korunma uygulamalarının yüksek önem seviyesinde ele alınarak, risk değerlendirmeleri ve alınacak önlemler hakkında daha etkin bir uygulama ve raporlama mekanizması (yetkilendirilmiş uzman kuruluşlar, tesis güvenliği sigortacılık uygulamaları vb.) kurulmasında fayda olacağı değerlendirilmektedir.
- Yalnızca denetlemelerle tespit edilebilen yanlış uygulama ve kötüye kullanımın önlenmesi amacıyla geçici ara depolama şartlarının açıklığa kavuşturulması ve ilgili BEKRA muafiyet uygulamalarının tekrardan gözden geçirilmesi gerekliliği vurgulanmıştır. Yönetmeliklerde kapsam dışı kabul edilen patlayıcı sektöründe, özellikle ATEX şartlarının yerine getirilmesi ve konuyla ilgili eğitimlerin verilmesinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir.
Odamız kendisine düşen kamu görevi ışığında yapması gereken önderlik ve tarafları buluşturarak ülkemizin yararına çözümlere katkı koyma görevini bundan sonraki Sempozyumlarda da sürdürmeye devam edecektir. Katkılarından dolayı tüm katılımcılara şükranlarımızı sunarız. Sempozyum Düzenleme Kurulu |
Tweet
