Seza hocamızın Odamız için kendi kaleminden yazdığı biyografisini aşağıda paylaşıyoruz. A. Seza Baştuğ (Prof. Dr.) Fen Lisesi`nin (Ankara) ilk mezunlarındanım (1967). İ.Ü. Kimya Fakültesini Kimya Yüksek Mühendisi olarak bitirdim (1974). Bu kurumda asistan oldum. KMO İstanbul Şubesinin yönetimine 1975 de "ilericiler"in seçilmesi için çalışanlar arasındaydım. Yönetim Kurulu (YK) adaylığım son gün engellendi. Basın-Yayın, Eğitim, Bilim, Dil-Sözlük vb yarkurullarda çalıştım. Sıklıkla temizliğini birlikte yaptığımız Şubemizde çoğaltarak ve imeceyle adres yapıştırarak başladığımız Bülten yayımına yıllarca emek verdim. 1979 da YK üyesi seçildim (3-3-1 lik karma bir YK idi). Çalışmalarını KMO İstanbul Şubesinde yürüten TÜMAS (asistanlar birliği) İstanbul Şubesi kurucularındanım (1975) ve beş yıl YK üyeliğini yaptım. Askerlik hizmetim sonrasında Doktor oldum (1983). YÖK döneminin başlamasıyla (1981) fakültemizin kapatılarak(?) yeni kurulan Mühendislik Fakültesine iki bölüm (Kimya ve Kimya Mühendisliği) olarak katılmasıyla (1983) çalışmalarımı bu yeni kurumun Kimya Bölümünde sürdürdüm. 40 yılı aşkındır Türkiye Kimya Derneği`nin de üyesiyim. KMO da 1988 de Çevre Karikatür Yarışmasının kotarılmasında ve katılan yapıtlar için sokak sergisi düzenlenmesinde sorumluluk ve görev üstlendim. Bu etkinliği sonraki yıllarda fotoğraf, filim ve afiş yarışmaları izledi. Sekiz yıl (1996–2004) KMO İstanbul Şubesi`nin Başkanlığını yaptım. Oda adına 4 kez Uluslararası Boya Kongre ve Sergisinin düzenlenmesine önderlik ettim ve emek verdim. Kimi Eğitim Programlarının (Sorumlu Müdürlük gibi) başlatıcısı olduk. 1998 de Şubemize Kadıköy`deki yerini satın aldık. Günümüzde Doçent ve Profesör olduğum, iki dönem (2002–2008) Dekan Yardımcılığı yaptığım Marmara Üniv. Eczacılık Fak.`nden emekli oldum. . Bölüm ve Anabilim Dalı Başkanlıklarını yürüttüm (2015). Bilimsel yayınlarımın, ders kitap ve notlarımın yanı sıra bir kaynakçam, katkıda bulunduğum sözlükler ile Üniversite Yanıyor, "Radyoaktivite Meselesi" ve Atatürk ve Türkiye`de Fiziksel Kimya adlı kitaplarım bulunmaktadır. Meslek örgütümüzde örgütlü toplumun çağdaş olabileceği gerçeğiyle emperyalizm karşıtı ve bağımsız Türkiye sevdalısı olarak başladığım(ız) ve bağımsızlık-demokrasi-sosyalizm çizgisiyle sürdürdüğüm(üz) çabalarımı(zı) üretken bir temelde hep en geniş birlikteliği titizlikle savunup sağlayarak yıllarca sürdürmeyi de başaranların arasında görev üstlenmeye çalıştım (çalıştık). Bu birlikteliğimiz geri dönüşsüz bir biçimde parçalanınca ve emperyalizm karşıtlığı da "küreselci" yayılma ile yok olmaya(?) yüz tutunca ya da tanınamaz bir hale getirilmeye başlayınca birbirimizi anlamaz ve emek verdiğim(iz) örgütlenmelerle bağımızı sorgular olduk. Bizleri yetiştiren bu ülkeye ve insanlarına hep borçlu kalacağız diyor; her koşulda umutlu ve her ne pahasına olursa olsun emperyalizm karşıtı bir çizgide bilimsellikten ve üretimden yana olmayı savunuyorum.
|
Tweet
