KMO

TMMOB 2. DANIŞMA KURULU TOPLANTISI YAPILDI

    Yayına Giriş Tarihi: 04.03.2013  Güncellenme Zamanı: 26.04.2013 11:36:37  Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ  
 

Güncellenme Zamanı: 30.04.2013 14:45:04

TMMOB 42. Dönem 2. Danışma Kurulu toplantısı 2 Mart 2013 Cumartesi günü İnşaat Mühendisleri Odası Teoman Öztürk Salonu`nda yapıldı.

TMMOB 42. Dönem 2. Danışma Kurulu toplantısı 2 Mart 2013 Cumartesi günü İnşaat Mühendisleri Odası Teoman Öztürk Salonu`nda yapıldı.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın gündemi ve TMMOB‘nin bir yıllık faaliyetlerini değerlendirdiği konuşmasıyla başlayan Danışma Kurulu‘nda söz alan konuşmacılar da ağırlıklı olarak TMMOB‘ye müdahaleye yönelik gündeme gelen yasal düzenlemeler, Kürt sorunu ve Suriye‘de yaşanan gelişmeler konularına değindiler.

 

Toplantıda konuşan Danışma Kurulu üyeleri sırasıyla şöyle:

Kaya Güvenç (TMMOB Eski Başkanı), Mehmet Torun (MADENMO), Ertuğrul Candaş (HKMO), Ali Ekber Çakar (MMO), Baran Bozoğlu (ÇMO), Gölay Şakiroğulları (BMO), Hüseyin Alan (JMO), İmran Karaman (MO), Erhan Karaçay (EMO), Turan Kapan (İMO), Nedim Kara (Kocaeli İKK), Petek Ataman (GIDAMO), Günay Çiftçi (JFMO), Zeki Arslan (MMO), Selim Harbiyeli (İMO), Mehmet Bozkırlıoğlu (EMO), Ercüment Çervatoğlu (MMO), Mustafa Doğu (MADENMO), Hakan Ünal (MMO), Güniz Gacaner (MMO), Murat Akcan (JFMO).

 

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın konuşması şöyle:

Mitinglerde, eylemlerde sürekli söylediğimiz bir söz var. Masmavi gökyüzünün altında, bu ülkede gri bulutlar çok birikti. AKP iktidarının onuncu yılında, baştan aşağıya o güzel ülkemize baktığımızda bu söz sanki her şeyi özetliyor gibi...

Evet, AKP iktidarının onuncu yılında "AKP hükümet mi, iktidar mı?" tartışmaları ile "AKP demokrasi getirecek" safsataları artık bir kenara bırakıldı. Elbette bu ideolojik karmaşa fikri bir tartışma sonucu kendi kendine öylece kenardaki yerini almadı. Toplumsal muhalefetin mücadele hedeflerini bulanıklaştıran ve etkisizleşmesine yol açan bu safsatalar, AKP eliyle "ileri demokrasi" adına kurulan zorbalık rejiminin bizzat kendisi tarafından bir kenara atıldı.

Eşitlik, özgürlük ve demokrasi için mücadele edenlerin karşısında artık bir AKP devleti var. AKP‘nin bu yolda gelişip serpilmesine "destek" olan ve yardımlarını "esirgemeyenlere" sanıyorum ki AKP de sonsuz şükranlarını sunuyordur. Ama kaderin acı cilvesidir ki zulmedenlerin sofrasında kadeh kaldıranların yedikleri her lokma artık kendi boğazlarına saplanıyor!... Sokaklarda demokratik tepkilerini gösterenlere karşı uygulanan zorbalığı işaret ederek altını tekrar ve tekrar çizelim, "İşte AKP, işte demokrasi!"...

AKP, emperyalizmin ve uluslararası sermayenin istemleri çerçevesinde, devletin baskıcı yapısı üzerine onun kurumlarını yukarıdan aşağı dizayn ederek "Yeni Türkiye" dedikleri yeni bir rejim kurdu.

"Kaba inşaatı" bitirilerek son zamanlarda "ince işçiliğine" başlanan sözde "Yeni Türkiye"de yani AKP düzeninde;

Emperyalizmin aktif taşeronluğu rolü ile bağımlılık ilişkileri giderek derinleşiyor, ülkemiz Suriye‘ye işgalin lojistik üssü haline getiriliyor,

Kentlerimiz talan ediliyor, ormanlarımız, tarım arazilerimiz, sulak alanlarımız yağmalanıyor, derelerimiz kurutuluyor, sularımız özelleştiriliyor, madenlerimiz peşkeş çekiliyor, doğa metalaştırılarak sömürülüyor,

Esnekleşme, taşeronlaşma ile güvencesizlik büyüyor, işçiler sendikasızlığa mahkum ediliyor, ülkemiz ucuz bir işgücü pazarına çevriliyor, iş cinayetleri giderek artıyor,

Kadın cinayetleri katlanarak artıyor,

Dini muhafazakarlık, cemaat ağları ile yaşamın her alanı kuşatılıyor, bütün okullar imam hatipleştiriliyor,

Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözümüne izin verilmiyor, bir arada kardeşçe yaşamın zeminleri tahrip ediliyor, "bu kez ölüm değil yaşam kazansın" diyenlere baskı ve şiddetle cevap veriliyor,

Kapalı kapılar ardında hazırlanan ve her biri pazılın farklı bir parçasını oluşturan yasalarla baskı ve sömürü düzeninin üst yapısı oluşturuluyor,

İşsizlik ve yoksulluk büyüyor, zamlar emekçi sınıfların belini büküyor,

Emekçi halk sınıflarının geleceği karartılıyor,

Gören gözlere mil çekiliyor, duyan kulaklar sağır ediliyor, konuşan diller kesiliyor,

Herkes bilsin: TMMOB, adına "yeni" dedikleri bu baskı ve sömürü düzenine karşı eşit, özgür, demokratik ve bağımsız bir Türkiye için mücadele etmeyi kendine rehber edinmiştir.

Biz buradan bir kere daha söylüyoruz: TMMOB "padişahım çok yaşa" diyenlerle birlikte saf tutmayacaktır. Aksine TMMOB "Kral Çıplak" diyerek barış, özgürlük ve demokrasi mücadelesi verenlerle birlikte omuz omuza duracaktır.

Yolumuz açık olsun...

Okunma Sayısı: 459

Tüm Haberler »

 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME