KMO

İZMİR’İN SUYUNUN GELECEĞİ İÇİN MÜCADELEYE KARARLIYIZ..

    Yayına Giriş Tarihi: 03.05.2016  Güncellenme Zamanı: 03.05.2016 20:33:33  Yayınlayan Birim: EGE ŞUBE  
 

Güncellenme Zamanı: 03.05.2016 20:34:48

Efemçukuru Altın Madeni Kapasite Artışı Projesi ile ilgili olarak Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesinde , KMO Ege Bölge Şubemizin`de katılımı ile bir basın toplantısı gerçekleştirilmiştir. Toplantıda yapılan basın açıklaması haberin devamındadır.

 İZMİR`İN  SUYUNUN GELECEĞİ İÇİN MÜCADELEYE KARARLIYIZ..

İzmir Kenti`nin içme suyunun yaklaşık %40`ını karşılayan Tahtalı Barajı Koruma Alanı sınırında, Kentimizde yaklaşık 200 bin kişinin içme suyunu karşılamak için planlanan Çamlı Barajı`na su sağlayacak derelerin mutlak koruma alanı içinde yer alan Efemçukuru Altın Madeninin yarattığı/yaratacağı çevresel risklerle mücadelemiz sürüyor.

Kentimiz için yaşamsal öneme sahip olan; doğal yapısı, orman alanları, tarımı, ekolojik üzümleri ile "İzmir`in Damı" olarak tanımlanan bölgede "yörenin kayaç yapısı ve işletmede yapılacak zenginleştirme işlemi sonucunda maden işletmesinin ağır metal kirliliği yaratacağı, böylelikle bölgenin yeraltı ve yerüstü su kaynaklarını kirleteceği, yörenin bitki ve orman örtüsünün zarar göreceği, bölgede uygulanan ekolojik tarımı sona erdireceği, kısaca ekolojik ve toplumsal yıkıma yol açacağına dair raporlara rağmen; çevre sağlığı ve canlı yaşamı için risk oluşturan altın madeni 2011/Haziran ayından bu yana faaliyetini sürdürüyor.

Yaratılan risklere rağmen altın madeninin kapasite artırımı talebi 31.12.2012 tarihli ÇED olumlu belgesiyle olumlu karşılanmıştı. Kapasite artırımı projesiyle toplam cevher rezervi "2.5"milyon tondan "8.5"milyon tona, faaliyet süreci "12" yıldan "17" yıla, ekonomik olmayan kaya (PASA) "660"bin tondan "3.200.000" tona ve yüzeyde kapladığı stok alanı "4.74" hektardan "12.32"hektara, ortaya çıkacak proses atığı(kuru atık) "2.2" milyon tondan "8" milyon tona ve yüzeyde kapladığı deponi alanı "7.67" hektardan "16.18" hektara çıkacaktı.

Kapasite artırımı ÇED olumlu belgesinin iptali için, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, İzmir Tabip Odası, EGEÇEP , Av. Arif Ali Cangı ile Efemçukuru Köyü‘nden Ahmet Karaçam tarafından dava açılmıştı. Tüm İzmirlilerin davası haline getirilen yargılamada mahallinde keşif yapılmış, toprak, su ve atık örneklerinden tahliller yapılmış, düzenlenen bilirkişi heyeti raporu sonunda İzmir 1.İdare Mahkemesi‘nin 16.04.2015 tarih ve 2013/801 Esas, 2015/577 sayılı kararı ile Efemçukuru Altın Madeni devam eden faaliyeti sonucu ağır metal kirliliğine yol açtığının tespit edildiği, bu nedenle 31.12.2012 tarihli ÇED olumlu kararının  iptaline karar verilmişti.

Süreç içerisinde İlgili ve sorumlu Kurumların tesis ile ilgili yasal işlemleri yapması gerekirken yeni bir gelişme yaşanmış ve ; İzmir İli; Cumaovası( Menderes) İlçesi sınırları içerisinde Tüprag Metal Madencilik San. ve Tic. A.Ş. tarafından planlanan Efemçukuru Altın Madeni kapasite artırımı projesi ile ilgili olarak ÇED sürecini 2009/7 sayılı genelgesine dayanılarak başlatmış ve ÇED prosedürü hızlıca tamamlanarak kısa bir süre içerisinde 17.11.2015 Tarihli ÇED Olumlu Belgesi verilmiştir.

Mahkeme kararında tespit edildiği ifade edilen  kirlenmeye yol açan faaliyet; Efemçukuru Altın Madeni işletmesidir  ve  tesiste; kapasite arttırımı gerçekleştirilmemiş işletme koşullarında bile kirlilik gerçekleştiği tespit edilmişken; ÇED süreci yeniden başlatılan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yeniden 17.11.2015 Tarihli ÇED Olumlu Belgesi verilen kararın iptali  ile ilgili olarak; TMMOB`a bağlı Çevre, Kimya, Ziraat Mühendisleri, Peyzaj Mimarları Odası, İzmir Tabib Odası,Türkiye Barolar Birliği, EGEÇEP, Av. Arif Ali Cangı ve Ahmet KARAÇAM tarafından yeniden hukuk mücadelesi başlatılmıştır.

İzmir Kentinin gelecekteki su kaynağına ilişkin hayati öneme sahip olan bölgede kirlilik yarattığı bilirkişi raporları ile bilimsel olarak tespit edilen Tesis ile ilgili olarak bugün elimizde iki ayrı mahkeme kararı bulunmaktadır. Bir tarafta; 31.12.2012 tarihli ÇED iptaline ilişkin karar Danıştayca "bilirkişiler İzmirli oldukları için" bozulmuştur. Diğer tarafta ise  17.11.2015 tarihli ÇED olumlu belgesinin iptali davasında yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir.

31.12.2012 Tarihli ÇED İptaline ilişkin kararın bozulmasında gerekçe olarak Bilirkişilerin İzmirli olması gösterilmiştir. Raporda imzası bulunan bilirkişilerin tarafsızlıklarına, bilimden yana yaptıkları çalışmalara ve akademik uzmanlık alanları doğrultusunda yaptıkları bilimsel değerlendirmeleri " İzmirli oldukları" gerekçesi ile yok saymak ne kadar hukuka uygundur?  Bilirkişiler; konusunda uzman yetkin bilim insanları değil midir, hazırladıkları raporda, yaptıkları analizlerde ortaya çıkan kirlilik tespitleri bilimsel değil midir.. İzmirli olmaları, bilirkişi raporlarında ifade edilen maden alanından alınan numunelerle gerçekleştirilen analizlerde ortaya çıkan ağır metallerle ilgili sonuçları değiştirir mi?

Asıl görevi, Anayasal hakkımız olan "Sağlıklı Bir Çevrede Yaşam" hakkımızı koruması gereken Kurumlar; Mevcut çalışmaları ile çevreyi kirleten, kapasite artırımı halinde bu riskin artacağı yapılan analizler ve bilim insanlarının hazırladığı bilirkişi raporlarına dayanılarak mahkeme kararları ile iptal edilen bir tesiste hiçbir şey olmamış gibi kapasite artırımı sürecini başlatarak ÇED Olumlu kararı vermek  mahkeme kararlarını, yapılan tespitleri, çevre sağlığını, geleceğimizi yok saymaktır.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, İzmirTabib Odası, Türkiye Barolar Birliği, EGEÇEP, Arif Ali CANGI, Ahmet KARAÇAM olarak biz davacılar birlikte yapmış olduğumuz çağrıyı yineliyoruz.

Efemçukuru altın madeni derhal kapatılmalıdır.  Madenin kapatılmaması halinde, oluşacak kirlenmeden şirketle birlikte başta İzmir Valiliği olmak üzere yetkili tüm kamu idareleri ve kamu görevlileri doğrudan sorumlu olacaklardır.

Yıllardır yürüttüğümüz haklı mücadelemizin sonunda yargı İzmir‘in yaşamı koruyacak bir karar daha vermiştir, kararı uygulatma görevi bizlerin ve tüm İzmirlilerindir. Tüm İzmirlileri, İzmir Milletvekillerini, İzmir Valiliği ve İzmir Büyükşehir Belediyesi, başta olmak üzere tüm yetkili Kurum ve Kuruluşları bu sürece sahip çıkmaya, kentimizin geleceğine yaşam varlıklarımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Kentimizde; geleceğimiz su kaynaklarımızın, doğal varlıklarımızın korunarak geliştirilmesini yaşamsal bir olgu olarak değerlendiriyoruz. Bu süreçte taraf olduğumuzu; Yaşamın ve Kamu Yararı tarafında olduğumuzu tekrarlıyor; İzmir Kentinin yaşam kaynaklarının, insanımıza, doğamıza, yaşamımıza sahip çıkma inancımız ve kararlılığımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz.

Basına ve Kamuoyuna Saygı ile Duyurulur.

TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ

TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI EGE BÖLGE ŞUBESİ

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ

TMMOB PEYZAJ MİMARLARI ODASI İZMİR ŞUBESİ

İZMİR TABİP ODASI

EGEÇEP

Okunma Sayısı: 167

Ege Şube Kaynaklı Basın Açıklamaları »
Tüm Basın Açıklamaları »

 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME